Barok mimari, 16. yüzyılda başlayan ve 18. yüzyıla kadar gelişimini sürdüren mimari bir akımdır. Barok akımı kendini mimarinin yanı sıra müzik, resim ve edebiyat alanlarında da göstermiştir. Bu mimari akımda karşımıza sık sık gücünü tanrı ve mitolojiden alan işlemeli kilise duvarları ve görkemli bahçeleri bulunan yapıtlar çıkmaktadır. Barok akımının en önemli örneklerinden birisi de Paris’te bulunan Versay Sarayı’dır, üstelik bu saray akımın en popüler örneği olma özelliği de taşımaktadır. Özellikle Fransa, Almanya ve İtalya başta olmak üzere pek çok Batı ve Güney Avrupa ülkesinde bu mimari akımın izlerini görmek mümkündür.
Barok akımının yapıtları dönemin kraliyet ailelerinin gücünü ve kudretini göstermesi nedeni ile de göze çarpan yapılardır. Bu sebepten dolayı dönemin prensleri saraylarına çok önem vermiş ve muazzam paralar harcayarak ihtişamlı yapılara sahip olmuşlardır. Bununla birlikte dönemin mimari eserleri, binayı yapan mimarın sanatsal gücünün ve mimari anlayışının da bir göstergesi niteliğindedir.
Barok akımı döneminde sanat ve dolayısıyla mimari akım, doğadan uzaklaşmış ve onu taklit etmeyi bırakmıştır. Aksine doğayı biçimlendirme çabası göze çarpan bir diğer önemli noktadır. Barak mimarisinin genel özelliklerine baktığımızda ise karşımıza devasa büyüklükteki saraylar, görkemli heykeller, fıskiyeli havuzlar, deniş ve bakımlı bahçeler, gösterişli salonlar, çeşitli duvar işlemleri ile tanrı ve mitoloji konulu resimler mimarinin temel unsurlarını oluşturmuştur. Leucippus’un Kızlarının Kaçırılması, Gece Devriyesi ve İnci Küpeli Kız resimleri dönemin önemli eserleri arasında yer almıştır. Bu tarz resimler geniş salonlarda kendilerine önemli yerler edinmişlerdir.
Barok Tarzı başlıca mimari yapıtlar ise;
1 – Madrid Kraliyet Sarayı / İspanya
2 – Rezidans Würzburg / Almanya
4 – Trevi Çeşmesi / İtalya
5 – St Paul Katedrali / İngiltere
6 – Zwinger Sarayı / Almanya
7 – Karl Kilisesi / Avusturya
8 – Blenheim Sarayı / İngiltere